Psikiyatri ve Cilt Hastalıkları İlişkisi
Psikodermatoloji: Psikosomatik hastalıklar grubu birçok yazımda geçtiği gibi ruhsal temelleri olan ama bedende tezahür eden rahatsızlıklar grubudur. Bu grupta en sık gördüğümüz bozukluklar ciltle ilgili olmaktadır. Cilt lezyonları çok basit -bazen semptom bile vermeyen- durumlardan hayat kalitesini oldukça bozan hastalıklara kadar değişen bir yelpazede bulunabilmektedir. Cilt rahatsızlıkları ile psikiyatrik durumlar ilişkisini bu yazıda ele almaya çalışacağım.
Psikodermatoloji veya psikokutan tıp; ruh ve deri arasındaki ilişkiyi inceleyen, psikiyatri ile dermatolojinin
ortak çalışma alanıdır. Deride bir bozukluk olduğunda bu ruhsal kökenli
olabilmekte bunun yanında cilt hastalıklarının çoğu ruhsal bozukluklara neden
olabilmektedir.
Embriyo döneminde deri ve sinir sistemi aynı
kökenden oluşmaktadır.
Freud ego’nun erken gelişim döneminde vücuttan, özellikle de deriden
kaynaklandığını yazmıştır. Beyin ve deri; nöroendokrin ve immün sistemler
aracılığıyla birbirleriyle etkileşim içerisinde olup, çeşitli dermatolojik
hastalık ve psikiyatrik bozukluklarda bu etkileşim rol almaktadır. Dermatolojik
bir semptom olan kaşıntının psikolojik kısmını önceki yazımızda işlemiştik.
Ayaktan tedavi gören dermatoloji hastalarındaki ruhsal bozukluk oranı %25-33 arasında bulunmuşken, cildiye servislerinde yatarak tedavi gören hastalarda bu oran daha yüksektir.
Ruh ve deri arasındaki ilişkinin keşfi, kaygı ile terleme arasındaki bağlantıyı tanımlayan Hipokrat (MÖ 460-370) kadar eskidir. Tarihsel açıdan bakıldığında psikososyal değişkenler, duygusal durum ve çatışmalarla deri hastalıkları arasındaki ilişki dikkat çekmiştir. Daha sonra gözleme dayalı yapılan bazı çalışmalarda sevgi gereksinimi ile atopik (alerjik) dermatit, anksiyete ve sosyal fobi ile aşırı terleme, öfke-agresyon ile ürtiker arasında bir ilişki olabileceği görüşü oluşmuştur. Psikodermatolojik hastalıklar; duygu, düşünce ve davranış bozukluklarının deriyi hedef aldığı psikiyatrik bozukluklar ile stres ve psikiyatrik belirtilerden etkilenen çeşitli dermatolojik hastalıkları içermektedir. Bu rahatsızlıkları kabaca 3 grup altında inceleyebiliriz.
1. Grup
Kökeninde ruhsal bozuklukların bulunduğu dermatozlardır. Aslında birincil hastalığı psikiyatrik bozukluk ama dermatolojiye başvuran durumlardır. Bunları ağırlıklı olarak psikiyatristlerin tedavi etmesi gerekir. Artefakt dermatiti, nörotik ekskoriyasyonlar, sanrısal parazitoz, trikotillomani, vücut dismorfik bozukluğu bu grupta yer alır.
2.grup
Cilt hastalıklarına ikincil gelişen ruhsal bozukluklardır. Temelde deri hastalığının şiddeti ve gidişine göre hastada depresif bozukluklar, anksiyete bozuklukları ve uyum bozuklukları gibi tablolar ortaya çıkabilir. Dermatoloji hastalarında psikiyatrik bozukluklar dışında yoğun çaresizlik hissi, kendilik saygısında azalma, utangaçlık, olumsuz beden algısı gibi psikolojik sorunlar görülmektedir.
3. grup
Primer olarak dermatopatolojik zeminde gelişen, ancak hastalığın oluşumunda birçok etmenin rol aldığı gruptur. Bu gruptaki hastalıklarda ruhsal etkenlerle hastalık arasındaki etkileşimi karışıktır. Bu gruptaki deri hastalıklarının görünür olmasından dolayı etiketleyici özellikte olması, uzun süreli ve tekrarlayıcı olması hastaların yaşamlarında zorluklara sebep olmaktadır. Ayrıca hastalığın seyri ruhsal faktörlerin etkisiyle değişiklikler gösterebilmektedir. Psoriasis, ürtiker, liken planus, akne, hiperhidroz, vitiligo, alopesi areata gibi hastalıklar bu grupta yer almaktadır.
Ruhsal bozukluklarla cilt rahatsızlıkları ya ortaya çıkmakta, önceden varsa da kötüleşmektedir. Dermatoloji uzmanları hastayı psikiyatri uzmanlarına yönlendirmeye çekinmemeli ve gecikmemelidir. Psikiyatrik açıdan iyi bir medikal veya Psikoterapi planı hastaya oldukça fayda sağlamaktadır.